Kavun yetiştiriciliği

Kavun yetiştiriciliği

Kavun yetiştiriciliği
Kavun, Türkiye’nin miktar bakımından, karpuzdan sonra, en çok ürettiği sebzedir. 1990’lı yılların sonu itibariyle, Türkiye toplam sebze üretiminin yaklaşık %10`unu kavun oluşturmaktadır. Ülkemizde üretilen kavunun önemli miktarı sırasıyla, Ege, Marmara, İç Anadolu, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde üretilmektedir.

Kavun Yetiştirme Tekniği
Ülkemizde kavun yetiştirmek oldukça zordur. Bir yaz sebzesi olan kavun Türkiye’de en çok üretilen sebzeler arasında yer almaktadır.

Kavun Türkiye`de reçel, turşu, dondurma hatta kozmetik sanayisinde de kullanılmaktadır. Türkiye kavun üretiminde tüm dünyanın yaklaşık yüzde 10 ve 15 kadarını karşılamaktadır. Kavun tamamen sıcak ve ılık mevsimlerde yetişmektedir. 22 ve 36 dereceler arasında yetişen kavunun yetiştirildiği bölgeler şöyledir.

Kavun Yetiştiriciliğinin Yapıldığı Bölgeler
Kavun sıcak ve ılık iklim sebzesi olup en iyi gelişmeyi 20-30 oC arasındaki sıcaklıklarda gösterir. Daha düşük sıcaklılarda bitkilerde büyüme ve gelişme yavaşlar, gelişme dönemi uzar. Sıcaklığın aşırı yüksekliği de, kavunlarda büyümeyi yavaşlatır.

? Ege bölgesi
? Marmara bölgesi
? İç Anadolu bölgesi
? Güneydoğu Anadolu bölgesi
? Akdeniz bölgesi

Kavunu Tanıyalım
Kavunun gövdesi tüylü bir yapıya sahiptir. Işığa ihtiyaç duyan kavun kısa ve kalın kökü bulunur. Erkek ve dişi çiçekler ile birbirini döllemesiyle kavun oluşumu sağlanır. Kavun 5 loplu el ayası yapraklara ve 3 ve 5 adet sürgüne sahiptir.

Kavun Üretiminde Arı Faktörünün Önemi
Dişi çiçeklerin döllenmesi için erkek çiçeğin tozlarına ihtiyacı vardır. Arının ise buradaki en büyük etkisi çiçekleri dolaşan arı erkek ve dişi çiçekleri dolaşır ve döllenmesini sağlar. Ayrıca bazı kanatlı böceklerde bu işi gerçekleştirebilir. Bazı yapılan araştırmalarda 2 dekarlık alandaki kavun üretimi için 1 kovan arı konulduğunda kavun verimi yüzde 30 oranında artmaktadır.

Kavun Toprağı
Kavun gelişimi için su tutması iyi olan, direne edilmiş, organik, besin maddelerince zengin ve tınlı topraklarda iyi gelişmektedir. Erken kavun yetiştiriciliği için kumlu ve tınlı, milli tınlı topraklar gereklidir. Kavun geç yetiştiriciliği için ağır ve killi topraklar iyi olacaktır. Kumlu toprak ile yetiştiricilik yapıyorsanız kesinlikle düzenli olarak sulama yapmalısınız.

Fide Üretimi
Fide ile üretim planlanmışsa, dikim için belirlenen zamana yetişecek şekilde fide üretimi yapılmalıdır. Bunun için, dikim tarihinden 3-4 hafta önce, küçük naylon torbalara fide harcı ya da bahçe toprağı doldurulup 4-5 tohum ekilir. Ekilen tohumlar, tohum kalitesi ve çeşide bağlı olarak, 5-15 gün sonra çimlenir. Daha sonra torbalarda 2 bitki kalacak şekilde seyreltme yapılır. İklim ve toprak şartları uygun olduğunda, fideler tarlaya dikilir.

Kavun Tarlası
Kavunun yetiştirileceği tarla ekim ayından itibaren suyun toprakta tutulması gerekir. Köklerinin toprakta daha iyi gelişmesi ve etrafa yayılması için toprak sonbaharda 1 veya 2 defa 45 cm derinlikte pullukla işlenmelidir. İlk baharda ise 25 cm civarlarında sürülür. Ekim ayında tarla hazır hale gelmelidir.

Gübreleme işlemi ise ahır veya yeşil gübre ile yapılmalıdır. Kavun zengin toprakları sever. toprak ağır ise dekar başına 5 ton kumlu ise yine dekar başına 7 ton gübre atılarak karıştırılmalıdır. Bu işlemle kavunlarınız daha verimli olacaktır.

Bunu da oku :  Yemiş - Böcek - Kola üçlemi

Gübrenini veriliş zamanı da çok önemlidir. Azotlu gübrenin yarısı, fosforlu ve postalı gübreler ile birleştirilir ve ekimden önce pulluk veya diskaro altına verilir. Azotun kalan diğer kısmı ise 2`ye bölünerek ilki çiçekler sürülürken diğer yarısı ise meyve görüldüğü andan itibaren verilmelidir.

Kavun Dikimi
Kavun tarlaya doğrudan elle veya mibzerle tohum ekimi yapılır. Erkenciliği sağlamak ve geç ilkbahar donlarına yakalanmamak için fide de dikilmelidir. Tohum ekimi akdeniz ve ege bölgesinde nisanın ilk yarısında, Marmara ve trakya da nisanın ikinci yarısında orta, doğu ve güneydoğu anadolu bölgesinde mayısın ilk yarısında dikilir.

Nasıl Dikilir?
Kavun dikmek için ocak ve karık usulü dikimler yapılır. Tarlaya tohum ekimini mizberle yapmanızda fayda var. Çapa ile açılan ocaklara 5 tohum ekilir. Daha sonra üzeri 3 cm toprak ile üzeri hafifçe bastırılır ve fide dikimi yapılır. Yöreye bağlı olarak dikim teknikleri değişmektedir.

Seyreltme
Tarlaya ilk seyreltme gerçek yapraklar oluştuğu zaman yapılmalıdır. Her ocakta kuvvetli ve sağlıklı 3 bitki bırakılmalıdır. Diğer kalan bitkilerin zarar görmemesi için çekilmemeli sadece koparılmalıdır. İlk seyreltme yapıldıktan 2-3 hafta sonra bitkiler 4 yaprak açınca, her ocakta 1-2 bitki kalacak şekilde don seyreltme yapılmalıdır.

Boğaz Doldurma
İlk seyreltme yapıldıktan sonra bitkilerin kökleri çapaklanır. Daha sonra boğazları toprak çekilerek doldurulur. Sonrasında aralarında yabancı otlanma var ise çapa ile temizlenmelidir. İkinci seyreltme de ise bitkiler kol atmaya başladığında boğaz doldurma ve kaplama tekrar yapılmalıdır.

Sulama İşlemi
Kavun büyüme ve meyvelerin olgunlaşması sırasında suya bolca ihtiyaç duyar. Kavun yumuşak toprakta 25 cm derinliğe ulaştığında sıkça sulanmalıdır. Ağır topraklarda ise kavun çok derine inmez. Kısa kökleri oluşan kavun ağır topraktan ise fazla su tutar. Ancak şuna dikkat edilmelidir sulama esnasında suyun kavuna değmemesine dikkat edilmelidir.

Ülkemizde kavun tatsız olacağı düşüncesi ile sulama yapmaktan kaçınılıyor. Aşırıya kaçmamak kaydıyla sulama yapılmalıdır.

Kavunda Kaliteyi Arttırma
Kavunda kaliteyi arttırmak için bitkilerde uç alma ve meyve seyreltmesi yapılmalıdır. Sürgün uçların koparılması bitkinin yeşil aksamının gelişimini durdurduğu için kesilmesi faydalıdır. Köke en yakın olan meyvelerde 2-3 tanesini bırakıp diğerlerini kopartarak diğer meyvelerin kalitesini arttırabilirsiniz.

Karıştırmayın!
Ülkemizde genel olarak kavun yetiştiriciliğinde sulama yapmaktan kaçınılır ve sulandığında kavun meyvesinin tatsız olacağı düşünülür. Her canlı gibi kavunun da suya ihtiyacı vardır. Ancak sulamada aşırıya kaçmamak gerekir.

Bakım
Kavun yetiştiriciliğinde fideler tüplerden çıkışlarından itibaren bakım yapılmalıdır. Tüplerdeki fideler zaman zaman sulanmalı ve yabancı otlar temizlenmelidir.

Fideler tarlaya şaşırtıldıktan sonra yapılacak olan birinci ve ikinci sulamaları takiben çapalama yapılmalı ve yabancı otlar temizlenmelidir. Bitkilerin kolları geliştikten sonra çapa işlemi yapılmamalıdır

Kavun Hastalığı
Kavun yetiştiriciliğinde antraknoz, külleme, solgunluk ve mozaik virüsü hastalıkları önemli kayıplara yol açmaktadır. Bunun yanında, kırmızı örümcek, kavun sineği, yaprak biti, trips ve nematodlar en önemli zararlılardır. Özellikle kavun sineği larvalarını yok etmelisiniz. Bunlar kavunu adeta çürütür. Kavunda münavebe hastalık ve zararlılara karşı önemli bir mücadele yöntemi olduğu için üst üste aynı tarlada 2 yıldan fazla kavun yetiştirilmemelidir.

Hasat
Hasat yapabilmek ve tam olgunluk seviyesine geldiklerini anlamak için aşağıdaki şartların oluşması gerekir.

Bunu da oku :  Doğal mantarın toplanması, korunması, dikkat edilmesi gerekenler

? Tam olgunluğa ulaşan kavun meyvelerin şeker içeriği, tat, aroma gibi özellikleri anlaşılabilir.
? Kabuk rengi çeşide has renk alır ve parlak olurlar.
? Büyük olduklarında en yüksek ağırlığa erişirler.
? Olgun olan kavunlar kabuk rengini alırlar.
? Kavun meyvelerinin sap dibinde ve gövde üstünde bulunan kuluçkalar kurur.
? Meyveyi gövdeye bağlayan sap kurur.
? Meyve sapı hemen kopar.
? Kendine has bir kokusu oluşur.
? Hasat yapılacak meyveler uzun süre bırakıldığında şeker oranı düşer, kavunlar yumuşar ve dayanıklılığı azalır.
? Hasat sabah saatlerinde yapılmalıdır. Bıcak veya makasla saplardan kesilerek hasat yapılır.

Kavun Hastalıkları, Zararlıları ve Mücadelesi
Solgunluk
Tohumun çimlenmesinden itibaren tüm gelişme döneminde görülebilen bu hastalığa çeşitli mantarlar neden olur. Çimlenen tohum toprak yüzeyine çıkmayabilir, çıkan genç fidelerde sararma ve ölüm görülebilir. Fidelerin kök boğazı ve kılcal köklerinde yaralar ve çürümeler meydana getirerek ölüme neden olur.

Bu hastalık gelişme devresinde kol atma, çiçeklenme ve meyve oluşum döneminde de görülebilir bitkinin kol uçlarından başlayarak yaprak ve tüm bitkide çökme meydana getirir. Hastalık bitkilerin kök boğazında açık ve koyu kahverengi yanıklıkla birlikte bazen bu kısımlarda zamklaşma görülür.

Hastalıkla kültürel mücadele olarak hastalıklı bitkiler sökülmeli ve münavebe uygulanmalıdır. Kimyasal mücadelesinde ise bitkiler kol atmaya başladıktan sonra 2 veya 3 defa %0.1 dozda Benomly 50 veya % 0.2 dozda Thiram 80, %0.1 dozda Maneb 80 karışımından dip yıkaması şeklinde her köke 600 ml. İlaçlı su verilmelidir.

Külleme
Bitkilerin özellikle yaşlı yapraklarında parça parça yuvarlak lekeler belirir meydana gelen bu lekeler zamanla birleşerek yaprağı, yaprak sapını ve gövdeyi kaplar. önce beyaz toz şeklinde görülen bu yerler sonradan koyulaşır ve bitki gelişimini durdurur.

Kimyasal mücadeleye hastalık belirtisi görüldüğünde toz kükürt, ıslanabilir kükürt Benomly, Thiophanate, Carbendazim ihtiva eden ilaçlardan biriyle başlanmalıdır. İlaçlamalar 10 gün arayla 2-5 defa tekrarlanmalıdır. Sistematik ilaçlar ise 20 gün arayla uygulanmalıdır.

Antraknoz
Yapraklarda esmer veya siyah renkte yuvarlağa yakın lekeler halinde belirir. Bu lekeler birleşerek muntazam olmayan şekilde büyür ve yapraklar parçalanarak kurur. Tüm bitkiyi etkilediğinde yaprak sapı ve meyvelerde esmer ve hafif çukurlu lekeler halinde görülür. Meyvelerdeki bu renkler daha sonra kavuniçi rengine dönüşür.

Hastalık görüldüğünde kültürel, tedbir olarak bu bitkiler sökülmelidir. İlaçlı mücadelesi ise hastalık belirtisi görüldüğünde Zıneb veya Maneb`li ilaçlarla yapılır. Tohum ilaçlamasında Thıram veya Mancozeb kullanılır.

Karpuz Mozaik Virüsü
Karpuzlardan yaprak bitleri ile taşınır. Hastalık belirtisi yapraklarda kabarcık şeklinde açık ve koyu yeşil lekeler, kıvrılmalar ile sürgünlerde bodurluk olarak ortaya çıkar. Çiçeklerde kıvrılma ve fonksiyon bozukluğu, meyvelerde ise lekeli şekil bozukluğu şeklinde görülür. Bitkiler hastalığa erken yakalanırsa gelişme durur ve meyve vermez.

Bunu da oku :  Yerken dikkat etmeniz gereken 12 yiyecek

Bu hastalıkla mücadele için temiz tohum kullanılmalı ve taşıyıcı yaprak bitleri ile mücadele edilmelidir.

Hıyar Mozaik Virüsü
Kavunda büyük zarar yapan bir hastalıktır. Yapraklar açık yeşil sarı beneklidir. Tüm bitkiyi bodur bırakan bir hastalıktır. Bitkilerin meyve tutumu az ve meyvelerin kalitesi bozuktur.

Hastalığın ilaçlı mücadelesi yoktur. Taşıyıcı olan yaprak bitleri ile mücadele edilmeli sertifikalı tohum kullanılmalıdır.

Tel Kurtları
Tel kurtlarının uzun, parlak, sarı-kahverengi renkli larvaları tohumlara ve genç fidelerin köklerine zarar verir. Köklerin içine girerek galeriler açar ve fidelerin ölümüne neden olur. Tel kurtlarının larvalarına karşı Diazinon, Chlorpryhos veya Endosülfanlı ilaçlardan biri ile ekimden önce toprak ilaçlaması yapılır. Ayrıca Chlorpryhos veya Endosülfanlı ilaçlarda tohum ilaçlaması yapılır.

Yaprak Biti
Bu zararlılar yaprak altlarından sürgün uçlarından ve büyüme konilerinden bitki özsuyunu emerek zarar yaparlar. Yaprakların kıvrılmalarına ve bükülmelerine sebep olurlar. Yaprak bitleriyle ilaçlı mücadele Malathion, Fenitrothion, Endosülfan, Carbarly içeren ilaçlar kullanılır.

Kırmızı örümcekler
Oval şekilde olan ve zor görülebilen bu zararlılar yapraklardan bitki özsuyunu emerek zarar yapar. Yaprakların alt yüzeyinde ergin, larva pimf ve yumurtaları bir arada bulunur. Zararlıların emdiği yapraklar sararır, kıvrılır ve kururlar. Kırmızı örümceklerde kimyasal mücadele Malathion, Eromophos, Dicofol, Tetradifon, Binapeoryl içeren ilaçlardan biri kullanılır.

Kavun Kızıl Böceği
Bu zararlı 6-7 mm boyunda demir kırmızısı renginde çok hareketli ve uzun bir yapıya sahiptir. Larvaları ince uzun olup büyüdüğünde 10-15 mm boyunda ve sarımsı limon renktedir. Erginleri bitkinin yapraklarında, larvaları ise köklerde zarar yapar.

Kavun kızıl böceğinin erginlerine karşı Carbaryl, Bromopos, Malathion, Diazinon içeren larvalarına karşı Endosülfan içeren ilaçlar kullanılır.

Kavun, Karpuz Telli Böceği
Ergin üstten yarım küre şeklinde görülen kanatlarının üzerinde altışar adet siyah renkte lekeler bulunan ve uğurböceğine benzeyen bir böcektir. Ergin kırmızımsı renkte olup larvaları kavuniçi renginde oval ve geniştir. Larvaların üzeri dikenimsi kıllarla örtülüdür. Erginler kışı yaşadığı bitki artıkları arasında geçirerek Haziran ayında yumurtalarını bitki yapraklarının altına kümeler halinde bırakır. Erginler çiçek, meyve özü ve genç sürgünlerde, larvalar ise yapraklarda zarar yapar.

Kimyasal mücadelesinde Carlbarly, Bromophos, Malathion ve Diazinon içeren ilaçlar kullanılır.

Kavun Sineği
Larva döneminde zarar yapan bir zararlıdır. Larvalar meyvelerin çekirdek evinde tahribat yapar. Larvaların meyve içindeki artık ve pislikleri ile dışarı çıkarken açtıkları deliklerdeki çürümeler meyvelerin kalitesini bozar.

Kavun sineğine karşı birinci ilaçlama meyveler fındık büyüklüğünde iken Carbarly, Fenthion, Diazinon, Malathion ve Endosulfan içeren ilaçlarla yapılır. İkinci ilaçlama birinci ilaçlamadan 15 gün sonra yapılmalıdır.

Click to rate this post!
[Total: 2 Average: 5]
(Visited 35 times, 1 visits today)

Related posts

Leave a Comment