Kekik

kekik

Kekik
Kekik, ballıbabagiller (Lamiaceae) familyasından Thymus, Thymbra, Origanum, Coridothymus, Satureja, cinslerinin genel adı olan, kendine özgü kokusu ile tanınan çimenlik, tarla, orman kıyılarında ve çayırlarda görülen bitki türlerinin ortak adı.

Kekik bitkisinden yaprak çiçek durumlarının su buharı distilasyonu yöntemi ile %2-%8 oranında yakıcı lezzetli aromatik kokulu uçucu yağ elde edilir. Bu uçucucu yağdan monoterpen fenollerden karvakrol ve timol bulunmaktadır.

Kekiğin yapraklarında uçucu yağ bulunmasından dolayı, bitkiden kaynatılarak çay yapılması durumunda etkinliğini kaybeder.

Her ne kadar Thymus cinsi ile anılan kekikten ticari olarak uçucu yağ üretiminde kullanılsa da daha yüksek verim alındığı için Origanum türlerinden Origanum majorana (Alanya Kekiği) tercih edilmektedir.

Ülkemizde yaklaşık olarak 35 kadar kekik türü 1500m rakımına kadar olan yerlerde ve yaylalarda bulunur.Ülkemizde 14 adeti endemik olarak yetişen 37-40 arasında tür mevcuttur

YABANİ KEKİK: Akdeniz bölgesi ve Anadolu da birçok varyetesi vardır.

İZMİR KEKİĞİ YADA PEYNİR KEKİĞİ: Batı ve Güney Anadolu

İSTANBUL KEKİĞİ YADA MERCANKÖŞK: Trakya ve Batı Anadolu(eşek kekiği de denir)

BEYAZ KEKİK: Güney ve Batı Anadolu da bilhassa Manisa ve Muğla civarında yayılış gösterir

Önemli ihraç ürünlerinden biridir. Ege ve Akdeniz bölgesinde toplanan kekik türleri arasında Origanum onites (İzmir kekiği), origanum majorana (Beyaz kekik), origanum minutiflorum (Sütçüler kekiği), origanum syriacum var. Bevanii, Thymbra spicata veya T.sintenisii (zahter, kara kekik, sivri kekik) yer almaktadır.

1999 yılı verilerine göre Türkiye’den 16.556.000 dolar değerinde 7.640.000kg kekik (2.16 dolar/kg) ve yaklaşık 606.600 dolar karşılığında 68.500 kg kekik yağı ihracatı yapılmıştır. Türkiye kekik ihracatın da özellikle son 10 yılda belirgin bir artış gözlenmiştir. Kullanılan kısımları; dallı çiçekli tepe ve yapraklarıdır. Kimya sanayinde, ilaç sanayide, yemeklerde sos ve salatalarda içecek olarak çok yaygın kullanım alanlarına sahiptir. İzmir kekiğinin ıslah edilerek geliştirilen tescilli iki çeşidi bulunmaktadır. Bunlar Ceylan-2002 ve Tayşi 2002 çeşitleridir.

Bunu da oku :  Sarımsağın bir faydası daha bulundu

İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ
İzmir kekiği sıcağı seven Akdeniz iklimine sahip yerlerde iyi gelişme gösteren fide dönemi ve ilk dikim yılı dışında soğuklara dayanıklı bir bitkidir. Hemen her toprakta yetişir, kumlu topraklar yerine tınlı-killi allüvial topraklar tercih edilmelidir.

TOPRAK HAZIRLIĞI: Anız bozulur. Sonbaharlarda 15-20cm ilkbaharlarda ise fide döneminden önce 10-15cm yüzlek sürülür. Ardından diskaro ve rotavatör gibi toprak işleme aletleri ile toprak hazırlanır.

ÜRETİM TEKNİĞİ: İzmir kekiği hem vejetatif hem de generatif organları ile üretilebilen bir bitkidir

FİDE YETİŞTİRİLMESİ: Fideliklerin eni 1-2m gereksinimine göre boyu 10-15m civarında yerden yüksekliği de 15-20cm olacak şekilde hazırlanır. Fideliğin içeriği 1 ölçek yanmış ahır gübresi , 1 ölçek kum ve 1 ölçek toprak ile hazırlanmış harç ile doldurulur. Yeterli şekilde bastırılarak pürüzsüz hale getirilir. Metre karesine 4-5gr hesabıyla tohum belirlenir. El becerisi önemli olup, homojen bir dağılım için tohum ekiminden önce kum kil vb ile karıştırılarak ekim yapılır. Eylül ayında ekilen tohumlardan yaklaşık 20 gün sonra fidecikler toprak yüzeyine çıkmakta ve soğuklar başlayana kadar belli bir büyüklüğe erişerek soğuklardan etkilenmemektedir. Fidelerde sürekli yapılması gerekli işlerden biriside sulamadır. Tohum ekiminden sonra çimlenmeye kadar fidelik tavını kaybetmeyecek şekilde iki üç günde bir gerekirse her gün sulanmalıdır. Fideciklerin toprak yüzeyine çıkışı başladıktan sonra sulama sayısı azaltılmalı sıcak havalarda aşırı nem ile çökerten hastalığına neden olunmamalıdır.

TARLA HAZIRLIĞI VE FİDE DİKİMİ: Fide dikiminden önce sonbaharda tarla tavlı iken derince sürülmeli daha sonra fide dikim zamanı geldiğinde yüzlek bir sürüm daha yapılmalı diskaro ve rotovatör gibi aletlerle toprak ufalanmalıdır. Fidelikteki fideler 10-15cm kadar büyüdüğünde de tarlaya şaşırtılmalıdırlar.

Bunu da oku :  Sarımsağın bir faydası daha bulundu

Fidelerin tarlaya dikimi yağışlardan yararlanılacak şekilde; mümkün olduğu kadar erken (şubat-mart aylarında) yapılmalıdır. Fidelerin tarlaya dikimi tütün dikmede kullanılan fide dikim makinesi gibi alet ekipmanla yapılabileceği gibi elle de yapılabilir. Dikimde sıra arası mesafenin ayarlanmasında yabancı ot mücadelesinin elle veya makine ile yapılabilme olanakları göz önüne alınmalıdır. Dekarda 14-15bin bitki alacak şekilde sıra arası ve üzeri mesafe ayarlanmalıdır.Örneğin;45cm sıra arası ve 15cm sıra üzeri olabilir. Dikimden sonra hemen can suyu verilmelidir.

PLANTASYONUN BAKIMI: İzmir kekiğine büyük çapta problem olan, bilinen hastalık ve zararlısı yoktur. Bu nedenle yabancı ot kontrolü ve sulama dışında fazla bir bakım gerektirmeyen kimyasal tarım ilacı uygulanmayan ve uygulanması tavsiye edilmeyen bir bitkidir. İzmir kekiğinden yüksek verim elde etmek için bu bitkinin yaz aylarında ve özellikle her bir hasattan sonra sulanması gerekmektedir. Yapılacak sulama sayısı toprağın özelliğine bağlı olarak değişmekte ve kumlu topraklarda bazı aylarda haftada iki sulamaya kadar çıkılabilmektedir.

SULAMA: yağmurlama, damlama, karık yöntem veya tava yöntemlerinden biri ile yapılabilir. İzmir kekiği yetiştiriciliğinde karşılaşılan en büyük problem yabancı otla mücadeledir. İlkbaharda mücadele edilmediğinde yabancı otlar önce gelişmektedir. Onun yararlandığı besin maddelerine ortak olarak ve gölgeleme yaparak hem kekik plantasyonunun daha zayıf büyümesine neden olmakta hem de kaliteyi bozmaktadır.

HASAT: Yüksek yaprak verimi ve uçucu yağ oranı elde etmek için kekik plantasyonu %50 çiçeklendiğinde hasat edilmelidir. Hasat toprak yüzeyinin10-15cm üzerinde elle veya makine ile biçilerek yapılır. İzmir kekiğinde bir yılda yapılacak biçim sayısı bitkinin yetiştirildiği ekolojiye ve bakım şartlarına bağlı olarak değişmektedir. Bu sayı Ege Bölgesinde bir üretim sezonunda üçe kadar çıkılabilmektedir.3 biçim yapıldığında 1.biçim Mayıs ayı ortalarında 2.biçim Temmuz sonu 3.biçim Ekim ayı ortalarında yapılmaktadır.

Bunu da oku :  Sarımsağın bir faydası daha bulundu

KURUTMA: Baharat olarak tüketilen kekik yapraklarının, canlı yeşil renkte olması istenir. Yaprakta meydana gelebilecek kararmalar ve renk değişimi kaliteyi düşürmektedir. Kaliteli ürün elde etmek için kekik gölge bir yerde kurutulmalı, üst üste 30-40cm’den daha kalın yığılmamalı ve kızışmaya meydan vermeyecek şekilde ara sıra karıştırılmalıdır.

HARMAN : Kurutulan kekiği pazarlayabilmek için sap ve yapraklarının birbirinden ayrılması gerekmektedir. Bu çok küçük alanlarda yapılan üretimlerde; kekik yığın haline getirilir ve bu yığın bir sopa yardımı ile dövülür ve sonra bir elek yardımı ile sap ve yaprakları birbirinden ayrılır. Büyük çaplı üretimlerde ise; buğday ve benzeri ürünleri saplarından ayırmaya yarayan patoz veya biçerdöver gibi tarım makinelerinde gerekli hava ve elek yardımı yapılarak kekik yaprakları saplarından ayrılabilir.

VERİM: Şimdiyi kadar yapılan araştırmalar ışığında İzmir kekiğinden elde edilen kuru yaprak veriminin iyi tarla ve bakım koşullarında dekara ortalama400-500kgarasında değiştiği ancak bu verimin bakım şartları ve ekolojiye bağlı olarak 800kg’açıkabildiği gibi 100kg’a da inebilmektedir.

KAYNAK :1- Tar.ve Köyşl.Bak.Yetiş.Bil.Yay.2003
2- Doç.Dr.E.Bayram E.Ü. Tarla Bitk.Böl. Bült.No: 42
3- Dr. AD Sarı,B.Oğuz ETAE Yayınları Kekik Tarımı

Click to rate this post!
[Total: 1 Average: 5]
(Visited 24 times, 1 visits today)

Related posts

Leave a Comment